ZONGULDAKTA EĞİTİMİN FİZİKİ SORUNLARI:
Uzaktan bakıldığında gündüz başka güzel, gece daha başka güzel olan, içine girildiğinde ise mahallesi dertli, caddesi dertli, sokağı dertli bir şehir görüyoruz. Aslında TUİK’in “İllerde yaşam endeksi il sıralamaları ve endeks değerleri, 2015” konulu çalışma dikkate alınsa, çalışma hayatı endeksinde ilk sırayı Zonguldak aldı öbür taraftan, gelir ve servette de altıncı sıra Zonguldak’ın. Bu veriler ışığında bakıldığında Zonguldak’ta yaşayan insanların mutlu olmaları beklenirken yaşam memnuniyeti sıralamasında 76. Sıraya düşmüşüz. Gerçi TUİK verilerinin bu anlamda ne kadar gerçeği yansıttığı elbette tartışılır görünse de Zonguldak sokaklarında dolaşırken insanların yaşadıkları şehirde mutlu olmadıkları yüz ifadelerinden anlaşılıyor.
Çalışma hayatı, gelir ve servette ilk sıraları alan Zonguldak’ın sağlıkta 52., eğitimde 60. Sıralarda oluşu da bir hayli ilginç. Biz yine de bu verileri dikkate alsak ta almasak ta Eğitim Öğretimdeki durumumuzu ciddi bir şekilde tahlil etmemiz gerekmektedir. Eğitim öğretim sadece okullardaki sıralarda oturarak ve öğretmenlerin ders anlatmasıyla olup biten bir süreç değildir. Bunun çok farklı boyutlarını incelemek bu yazımızın konusu da değildir. Biz bu çalışmamızda okullarımızı farklı yönleriyle değerlendirmeye çalışarak başarıya/başarısızlığa farklı bir bakış açısı getirmeye çalışacağız.
İl merkezimizde yer alan en önemli okullarımızın bulunduğu yerden başlayarak konumuzu aydınlatmaya çalışalım. Site bölgesinde ilimizin en yüksek puanla öğrenci alan Fen Lisesi, ardından üçüncü sırada en yüksek puanla öğrenci alan Atatürk Anadolu Lisesi ve bölgede en cok rağbet gören orta okullarımızdan Fikri Anıl Ortaokulu olmak üzere bu üç okulumuz aynı alanda bulunmaktadır. Bu üç okulumuz fiziki imkanlar açısından incelendiğinde bir takım eksiklikleri olsa da iyi durumda sayılırlar. Bahçe ve çevre konumundan bakıldığında yine sıkıntısı olmayan okullarımızdır. Fakat maalesef bu üç güzide okulumuzun bulunduğu alanda öğrencilerimizin kullana bileceği bir spor salonu bile yoktur. Spor salonuyla eğitim kalitesinin ne alakası var sorusunun tartışılmasının bile yersiz olduğu açıktır.
1938 yılında Türkiye’nin ilk bağış okulu olarak açılan Mehmet Çelikel Lisesi ise yine bu ülkeye önemli hizmetler yapmış, insanlar yetiştirmiş ilimizin önemli bir okuludur. Ne yazık ki okulun üst tarafında boş bir arazi olmasına rağmen, yine yan tarafındaki eski öğretmen evinin arsası boş ve atıl durumda olmasına rağmen bu okulumuza öğrencilerin dinlenebileceği sportif faaliyetler icra edebileceği doğru dürüst bir bahçesi bile yoktur.
Biraz daha aşağıya indiğimizde Gazi Mustafa Kemal Ortaokulu, Bilim Sanat Merkezi, Özel Eğitim İş Uygulama merkezi (okulu) yetersiz koşullarda aynı bahçenin içerisinde bulunan üç okul. Bilim sanat merkezinin hali hazırdaki fiziki imkanları yetersiz görünüyor. Özel Eğitim İş Uygulama Merkezinin ise orada öğrenim gören özel eğitim öğrencilerinin durumuna asla müsait değil. Kozlu İhsaniye’de bu okul için yeni bir bina yapımı düşünüldü fakat bir ilerleme yok, akıbeti meçhul. Gazi Mustafa Kemal Ortaokulunun mevcut öğrenci sayısıyla bahçe imkanları yetersiz.
Şehrin merkezinde bulunan Gazi Ortaokuluna yıkım kararı verilmiş ne zaman, hangi şartlarda, öğrenci ne olacak belli değil. Mevcut haliyle de fiziki imkanları kötü.
İl merkezimizde bir sağlık meslek lisemiz yeni adıyla Kapuz Mesleki ve Teknik Anadolu lisemiz var dört yıldır Mithat Paşa tünelleri ve yol çalışmaları sebebiyle yıkılacak deniyor ve hatta boşaltma kararı var fakat dört yıldır bir türlü yer bulunup yeni bir binaya kavuşturulamadı ve şu anda tünel inşaatının çamurlu alanında eğitim öğretime devam ediyor. Tünelin karşı tarafındaki yol ve tünel inşaatı sebebiyle Özel Eğitim Meslek lisesi var ve bu okulun da yıkım kararı olmasına rağmen okul nereye taşınacak belli değil.
Yine şehir merkezindeki Mesleki Eğitim Merkezinin alt tarafındaki inşaat çalışmaları nedeniyle toprak çökmeleri basına yansıdı fakat ne türlü tedbirler alındı bilemiyoruz.
Yayla mevkiindeki eski adıyla Kız Meslek Lisemizin bina içerisindeki fiziki şartları iyi olmasına rağmen maalesef bu okulumuzun da öğrencilerimizin sportif aktivitelerini gerçekleştirmek ve dinlenmek için yeterli alanları yok.
Endüstri Meslek Lisesi memleket meselesiydi fakat bir çok bölümünde yeterli öğrenci yok, bazı bölümler öğrencisizlikten kapandı veya açılamıyor.
Yine Zonguldak Merkez’in önemli okullarından Fener İlkokulu ve Yayla Ortaokulu aşırı yoğunluk sebebiyle ikili öğretim yapmaya devam ediyor.
Görüldüğü gibi bunlar sadece il merkezindeki okullardan bazı örnekler. İlçelere ve köylere doğru uzandığımızda daha birçok sorunun olduğu muhakkak. Bunlardan birini örnek vererek bu mevzuu tamamlamak istersek, toprak kayması sebebiyle yıkılan Devrek İmam Hatip Lisesi binasının yerine yapılacak olan yeni binanın ne olduğu, ne zaman ve nerede başlanacağı soru işareti. Yatılı öğrencilerinin çileleri de başka bir mesele.
Mutsuz Zonguldak’ın her sabah evinden çıkan mutsuz öğrencileri bari okullarında mutlu olabilecekleri bir ortam bulamıyorlarsa onlardan gerçek anlamda bir başarı beklemek mümkün mü?
Okul idareleri ve öğretmen ihtiyaçları ile ilgili durumlara hiç girmeye gerek yok çünkü bu konuyla ilgili bir kiriz süreci yaşandı ve etkileri hala devam ediyor. Yeni yönetmelikte yapılan değişikliğe göre uzatılması gereken Müdür Baş Yardımcıları ve Müdür yardımcılarının süreleri uzatılacak mı merakla bekliyoruz.
Sadettin DEDE
Eğitim Bir-Sen Şube Başkanı